İrtibatı Koparmayalım!
belini kırmak deyimi
(1) birini, bir şey yapamaz duruma gelecek kadar hırpalamak. (2) birini, herhangi bir bakımdan bir şey yapamaz duruma getirmek, örnek: Kuraklık, köylünün belini kırmıştı. (3) bir işin, yapılması en zor bölümünü yapmak.
- duvağına doymamak
- bir ayak önce
- ayrısı gayrisi olmamak
- eli kolu bağlı
- evlat acısı gibi
- ucu ucuna
- yüreği oynamak
- yaş tahtaya basmamak
- dünya gözüyle
- vücudunu ortadan kaldırmak
- eli kolu bağlı
- çarşaf liste
- elini eteğini çekmek
- beğenmeyen küçük kızını vermesin
- dünyadan geçmek
- bağırıp çağırmak
- altı kaval üstü şişhane
- besledik büyüttük danayı tanımaz oldu anayı
- boğazında düğümlenmek
- açmaz yapmak
- baharı başına vurmak
- dümenine bakmak
- buldukça bunmak
- boğazına durmak
- ağzı süt kokmak
- hiçe saymak
- adı karışmak
- banyo ettirmek
- taş üstünde taş bırakmamak
- cepten yemek
- ters tarafından kalkmak
- kulağını çekmek
- değiş tokuş etmek
Son Sorgulanan Deyimler
Deyim
Anlamı
(1) birini, bir şey yapamaz duruma gelecek kadar hırpalamak. (2) birini, herhangi bir bakımdan bir şey yapamaz duruma getirmek, örnek: Kuraklık, köylünün belini kırmıştı. (3) bir işin, yapılması en zor bölümünü yapmak.
(1) Nazlanmak, sözünde direnmek. (2) Sözü uzatmak, tartışmayı sürdürmek. (3) Aşırı gitmek.?Haydi uzun etme de gel benimle!?
(1) Bir şeyi elde etmek için çok uğraşmak. (2) (Çocuğu) sevme ya da korumada çok ileri gitmek.?Şu çocuğun üstüne bu kadar düşmeyelim, şımardıkça şımarıyor, neredeyse başımıza çıkacak.?
(1) genellikle müzik eşliğinde, karnını yukarıya doğru kesik kesik sıçratarak oynamak. (2) mecaz çok sevinmek, sevinçle oynamak.
ant vermek için ya da şaşkınlık, usanç bildirmede kullanılır. örnek: Allah'ını seversen doğru söyle. Git başımdan Allah'ını seversen(1). Allah'ını seversen, doğru mu?
Kafasına koyduğu şeyi yapan, ulaşılması çok güç, yüksek yerlere çıkabilen kişiler için kullanılır.
Örnek: Onun için 30 km yürümek ya da günde üç karmaşık program yazmak mesele olmaz, o göğe merdiven kurar da yine kafasına koyduğunu yapar.
(1) bulunduğu yerden geriye, arkaya doğru gitmek. (2) mecaz ileri gitmemek, kaçmak, örnek: Zoru görünce geri çekildi. (3) mecaz karıştığı bir işi sürdürmekten ya da sürdürenler arasında bulunmaktan vazgeçmek.
(1) (biriyle) yarışmak. örnek: Onunla at oynatmak kolay değil. (2) (bir yerde, işte) istediği gibi, bildiği gibi davranmak. örnek: O kuruluşta kim at oynatıyor şimdi?
Oldukça çok para harcanarak sağlanmış olmak.?Arabayı tamir ettirdik ama tuzluya mal oldu.?
Önceleri kötü olan kılık kıyafetini düzeltmek, iyi yaşama kavuşmuş gibi güzel giyinir olmak.
Yayın Ağımız
Bu listede yer alan sitelerimiz günlük hayatınızda gerek eğitim, gerek iş, gerek eğlence ve gerekse alışveriş konusunda yardımcı olmak için uzman ekipler tarafından hazırlanmaktadır.Eğitim Sitelerimiz
Eğlence Sitelerimiz
Rehber Sitelerimiz
Diğer Sitelerimiz
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2025
Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.